01 Mart 2025 - Cumartesi

Deprem… İki korkunç kelime: “Deprem oldu.”

Deprem… İki korkunç kelime: “Deprem oldu.” 6 Şubat 2023… Tarih, bir daha asla unutamayacağımız o kara günü işaret ediyor.

Yazar - Klinik Psikolog Erkan Üçkardeş
Okuma Süresi: 3 dk.
Klinik Psikolog  Erkan Üçkardeş

Klinik Psikolog Erkan Üçkardeş

-
Google News

6 Şubat 2023… Tarih, bir daha asla unutamayacağımız o kara günü işaret ediyor. Sabahın erken saatlerinde, henüz güneşin doğuşuna daha saatler varken, yerin altından gelen o korkunç uğultuyla uyandık. Sanki dünya, içinde biriktirdiği acıyı, öfkeyi, kederi bir anda dışarı vurmuştu. Deprem… İki korkunç kelime: “Deprem oldu.”

 

O gece, üç çocuğumla birlikte, binamızın ayakta kalmasına şükrettik. Ancak şükran duygusu, içimizdeki korkuyu bastırmaya yetmedi. Çocuklarımın gözlerindeki o boş bakışlar, titreyen ellerim, her an yeniden sarsılacakmışız hissi… Ruhumuzda açılan yaralar, binaların yıkılan duvarlarından daha derindi.

 

Ve sonra… Arkadaşlarımızı kaybettik. Onların seslerini, kahkahalarını, umutlarını bir daha asla duyamayacak olmanın ağırlığı, göğsümüzde bir taş gibi oturdu. Her biri, birer hayat, birer dünyaydı. Onlar gitti, ama biz kaldık. Ve kalanların yükü, bazen ölenlerinkinden daha ağır gelir insana.

 

Yardımların gecikmesi, ihmaller, eksiklikler… Her biri, yaşadığımız travmayı daha da derinleştirdi. İnsan, enkaz altında kaldığında, bir elin uzanmasını bekler. O el, geciktiğinde, umutlar da yıkılır. Biz, sadece binaların değil, sistemlerin de çöktüğünü gördük. İnsanlığın, dayanışmanın, hızın, örgütlülüğün ne kadar kıymetli olduğunu bir kez daha anladık. Ama bu ders, çok ağır bir bedelle ödendi.

 

Psikolojik olarak, hepimiz birer enkazız şimdi. Çocuklarım, her sarsıntıda bana sarılıyor, “baba, yine mi?” diye soruyor. Ben, onlara güven vermeye çalışırken, içimdeki korkuyu nasıl saklayacağımı bilemiyorum. Uyku, artık bir lüks. Her ses, her titreşim, bizi yeniden o korkunç ana götürüyor. Travma, bir gölge gibi peşimizde.

 

Ancak, insanın en büyük mucizesi, umut etme yeteneğidir. Bugün, yaralarımızı sarmaya, yeniden ayakta durmaya çalışıyoruz. Çocuklarımın gözlerindeki o korkuyu, umuda dönüştürmek için mücadele ediyorum. Belki de bu yazı, benim için bir terapi, bir iç dökme.

 

Deprem, bize bir kez daha gösterdi ki, hayat kırılgan. Ama aynı zamanda, dayanışmanın, sevginin, umudun gücü de öyle büyük ki… Biz, bu acıyı yaşayanlar olarak, birbirimize tutunmak zorundayız. Çünkü ancak birlikte, yeniden ayağa kalkabiliriz.

 

Bugün, 6 Şubat 2023’ün yıl dönümünde, kaybettiklerimizi saygıyla anıyorum. Onların anısına, daha güçlü, daha bilinçli, daha hazırlıklı bir gelecek inşa etmek zorundayız. Çünkü bir daha asla, “geç kaldık” dememeliyiz.

 

Çocuklarım uyudu şimdi. Ben ise, bir kez daha, her an sarsılabileceğimiz bu dünyada, onlara güvenli bir gelecek bırakmanın mücadelesini veriyorum. Ve biliyorum ki, bu mücadele, sadece benim değil, hepimizin…

Umutla, inançla, dayanışmayla…

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.